2012/11/14

Dikkatli Olun!

Arkadaşımın cep telefonu hiç tanımadığı bir numara tarafından aranıyor ve karşı taraftaki ses ''bedava sigorta'' kazandığını bildiriyor. Sesin sahibi son derece profesyonelce bir kurgunun içinde.
Düzgün bir Türkçeyle ikna edici bilgiler sıralıyor. Diyor ki: ''Yapacağınız tek şey bize müşteri hesap numaranızı vermek. Gerisi hemen halledilecek.''
Ve herhangi bir şüphe duymaması için ekliyor:
''Güvenliğiniz için bize ilk dört rakamı söylemeyin lütfen!'' 

Kötü niyetli kişilerin benzer senaryolarla sahtekarlıklara soyunduğunu geçmiş yıllardan gayet iyi bilen arkadaşım, bu şekilde başlayan bir kurguyla karşılaşmamasına rağmen son cümle sayesinde uyanıyor ve hattın ucundaki adamı azarlayıp derhal telefonu kapatıyor.

Bilmeyenler için buradan hatırlatmış olalım:
Çünkü müşteri hesap numarasının ilk dört rakamı hesabın olduğu banka şubesinin kodunu gösterir.
Çünkü telefon numarana ulaşabilen kişi hangi şehirde yaşadığını da kesinlikle biliyordur.
Siz siz olun, bu tür soyguncuları bir dakika bile dinlemeden kapatın telefonunuzu...                                                       
                                                              *    *    *

İnsanın sabahı pencereden gördükleriyle güzel bir güne açılır mı?
Açılırmış ve hatta  zihnine resmedilirmiş o görüntüler.
Resimler orada durduğu sürece de yüzüne yayılan tebessümler devam edermiş bütün gün.

Pazar sabahları anneleri dört dörtlük güzel bir kahvaltı hazırlarken evdeki çocuklar markete gönderilir hani. Olay kahramanlarımız işte tam da bu türden on yaşlarında üç erkek çocuk...
Muhtemelen marketten dönerken karşılaşmışlar birbirleriyle ve ellerindeki poşetleri bir kenara bırakıp kısa bir süre top oynamaya karar vermişler...

Aralarına da tatlı mı tatlı bir arkadaş almışlar (Yoksa 'kendiliğinden gelmiş' mi demeliydim?)
Kızıla çalan sarı renkte tüyleri olan çok sevimli bir köpek!
Sevimli kelimesi öyle boş yere kullanılmadı, dikkatinizi çekerim.

Köpek küçük oğlanlarla öyle güzel bir birliktelik oluşturmuş ki sanırsınız o da insan. Çevirdikleri dairenin dördüncü elemanı yapmışlar onu. Görseniz nasıl heyecanla top oynuyordu onlarla, gelen paslara nasıl karşılık veriyordu. Arada yerinde duramıyor,  pas kimdeyse ona doğru koşup iki ayak üzerinde ne numaralar yapıyordu. Sevincinden dört köşeydi hayvan sabah sabah...

''Yetenek Sizsiniz''den fırlamış bu sahneler kısa sürdü ne yazık ki...
Oğlanlar azar işitmemek için toparlanıp sevimli arkadaşlarını orada, sokağın başında öylece bırakıp gittiler.
O mu? Normalde arkalarına takılıp gitmesi gerekiyordu değil mi?
Gitmedi...
Akıllı bir köpekti...
Birkaç dakika öncesine kadar sevinç içinde salladığı kuyruğu da kıpırdamıyordu artık.
Hüzünle baktı arkalardan bir müddet. 
Terkedilme psikolojisi yaşıyordu resmen...
Sessizce geriye döndü.
Sessizce kayboldu gitti sokaktan....